Muhalefet, önceki berbat altılı masa toplantısından bu yana halka garanti verdi: Yeniden parlamenter sisteme geçilecek! Peki, bu mümkün mü?
Meclis buna
izin verir mi? Halk buna hazır mı?
Önce bozulan
yerlerin nasıl düzeltileceğine bakalım.
Diyelim ki, İmamoğlu
veya Yavaş yeni Cumhurbaşkanı(Başkan) oldu… Düzeltmeye nereden başlayacak?
Ekonomiyi
düzeltmek için hızlıca soygun yüklenici(İnşaatçı) işlerine el koyar. Bu çok
büyük sorun değil. Köprü, yol, tünel kamulaştırılır veya sözleşmeler yeniden revize
edilir. Bu da mümkündür. Şehir hastaneleri, hava limanları kamulaştırılır veya
batak sözleşmeler iptal edilir, verimlilik sağlanır. Bunlar da mümkündür? Çift
maaş alanların maaşları kesiliverir, bu da mümkündür. Hatta çift maaş alanlara
geriye dönük ödeme çıkarılır. Bu da mümkündür. Araba saltanatı da biter, bu da
mümkündür.
Fakat içinde
bulunduğumuz çıkmazdan çıkmak bunlarla mümkün değildir. Zira her şeyden önce
toplumsal yapı, toplumsal barış bozuldu, tamir edilmelidir. Adalet bozuldu,
mülk edinme güveni bozuldu, iktidar üzerinden devlete güven bozuldu, kamu güvenliği
bozuldu, bankalara olan güven bozuldu. Toplumun bir kesimi sorgusuz şekilde
mevcut düzeni savunurken, kalan kesim devlete küstü.
Yeni
cumhurbaşkanı bunu nasıl düzeltecek?
Sırayla
sorunlara bakalım:
1)
Ülkenin
en büyük kara deliği olan ve her yıl harcanan 100.000.000.000 TL’yi aşkın
Diyanet bütçesi ne olacak? Bütçeyi kıstın diyelim, her camiye bir imama ek
olarak atanan imam yardımcılarını ne edeceksiniz? Bazı camilerde güvenlik,
koruma, temizlikçi var, hatta memur kadrosundan olan var, bunlar ne olacak? Bunlar
göreve devam edecekse, kesinlikle bu devasa bütçe açığı devam edecektir.
2)
Tarikatlara
verilen veya çok çok ucuza kiralanan kamu mülkleri ne olacak? Orada da çok
fazla insan resmi veya gayri resmi olarak çalışıyor. Onlar işsiz mi kalacak?
3)
Adalet
sisteminde, AKP gençlik kollarından geçmeyen hâkim veya savcı olamıyor. Bu kadar
yandaş veya taraflı veya hatta fanatik AKP destekçisi hâklim ve savcının durumu
ne olacak?
4)
Diyelim
ki tapuya, mala, mülke el koyma kanunlarını/kararnamelerini iptal ettiniz.
Geçmişte sorgusuz sualsiz tapusuna el konan halka ne denecek? Arazisi üzerinde
yükselen binalar mı yıkılacak, tapu parası mı verilecek?
5)
Sağlık
sektörü ne olacak? Doktorların maaşlarına beş kat zam yapsanız ne olur ki? Tüm
hastanelerde çok az sayıda iyi doktor kaldı, onlar da çok para verince çok mu
çalışacak?
6)
İlaç
sektörünün sorunları nasıl çözülecek? Kanser veya diğer çok pahalı ilaçlara izin
versen SGK tamamen batar, vermesen insanlar ölür…
7)
Ülkede
et, gıda sorunu had safhada, bunu iktidar da biliyor, acil bir şekilde bu sorun
nasıl çözülecek? İktidar bilinçli olarak hayvancılığı bitirdi, bir gecede
inekler buzağılamayacağına göre, hayvancılık sorunları anında ve hemen nasıl
düzelecek?
8)
Kadın,
Aile bakanlığı, Kızılay ve diğer yardım vakıfları, AKP propagandası için önemli
bir kitleyi fonluyor, onlara ne olacak?
9)
Kurulmuş
çok fazla yandaş vakıf var ki, bunların büyük çoğunluğu para aklamak için kurulmuştu,
onların hesapları nasıl takip edilecek?
10) Yurt dışına kaçırılan paralar nasıl geri
getirilecek, hangi ülkeyle kötü olmaya cesaret edeceğiz?
11) Diyelim emekliye bu berbat ücret
nedeniyle zam yapılacak, kaynak nereden bulunacak?
12) Emekli sorunu nasıl çözülecek? Haksız yere
emekli olmuş EYT’linin kanuni hakkı elinden mi alınacak, haksız yere emekli
olamamış EYT’liye hakkı mı verilecek? Diyelim bu emeklilik sistemiyle ilgi
kanunu iptal ettiniz, hak kaybı yaşayan milyonlarca insanımıza tazminat mı
ödenecek?
13) Ülkenin en az yüz yılını borçlandıran ve
CB kontrolünde olan Varlık Fonu ne olacak? Her ülkenin kara gün dostu olan bu fonun
hangi ülkeye ne kadar borcu var, kimse bilmiyor.
14) Ülkenin temel direği olan MEB, eğitim
sistemi nasıl düzelecek? Tüm kitaplar hurafe dolu, hepsi yeniden yazılacak ve
okullara dağıtılacak öyle mi? Öğretmenlerin de önemli bir kısmını kafası hurafe
dolu, onlara ne olacak? Yapılan tarikat sözleşmeleri ne olacak? Hurafe eğitim
sistemiyle mezun olan ve şu an ortada işsiz dolaşan, elinde diploması olsan, iş
arayan fakat işe uygun olmayacak kadar kötü bir eğitim almış olan o suçsuz
gençlere ne olacak?
Ve
eğitim ve adalet düzelmeden diğerlerinin düzelmesi mümkün değilse, 20 yıllık
kötü eğitimle yetişmiş, kötü adaletin içinde yaşayan, bu durumu kanıksayan bu
insanların bir gecede aydınlanmasını beklemek, seviye yükselmesini beklemek
hayaldir.
Sorunlar sayılamayacak kadar çoktur!
Parlamenter
sisteme hemen geçince, meclise çok sayıda partinin vekili girmiş olacak. Karmaşada
karar çıkması imkânsızdır! Bu durumda, Cumhurbaşkanı seçilen CHP adayı
başarısız olacaktır. Çözüm şu olmalıdır.
CB
Adayı en az iki dönem için düşünülmelidir. Şahsi görüşüm, ilk dönem İmamoğlu CB
Başkanı, Yavaş CB Başkan Yardımcısı, ikinci dönem Yavaş CB Başkanı, İmamoğlu CB
Başkan Yardımcısı olarak iki dönem sonunda ancak bu düzeni yaşanabilir düzen
haline getirebilirler. İşte, ondan sonra sağlam bir parlamenter sistem devreye
alınır. Ülke yoluna devam eder.
İşte o zaman çocuklarımıza yaşanabilir bir ülke bırakılabilir.
Yazar Sayfası: Yazarın Köşesi: / Tarih: 5.02.2025 13:37:00 / Okunma = 148