Bunun nedeni de I. Dünya savaşı devam ederken, Fransa Başbakanı Georges Clemenceau’nun söylediği “Bir damla petrol, bir damla kan değerindedir” görüşü olsa gerek.
Bilindiği üzere Avrupa’nın emperyal (yayılmacı) devletleri olan İngiltere ve Fransa, bir anda Orta Doğu’nun üzerine kara bulutlar gibi çöküştüler ve babalarından kalan bir mirasmış gibi aralarında bölgeyi bölüştüler. İlk yaptıkları iş, “Sykes-PikotAnlaşması”nı temel alarak kendi hegemonik bölgelerini oluşturmak oldu. Büyük Suriye’yi (Suriye ve Lübnan bölgesi) Fransa alırken, geri kalan bölgeyi de İngiltere kendi sömürgesi yaptı.
İngiltere,Orta Doğu’daki sömürge topraklarını petrol yataklarına göre, başkaldıramayacak küçüklükte ve zayıflıkta bölgelere böldü ve Birleşik Arap Emirlikleri, Suudi Arabistan, Katar, Kuveyt, Irak, Ürdün gibi yapay devletçikler oluşturdu. Bu yapay devletçiklerin sınırlarını, bölgede yaşayanların etnik ve kabilesel kökenlerine de bakmadan ve dikkate almadan, cetvelle çizen MI6 ajanı GertrudeBell oldu.GertrudeBell’in esas aldığı sınırlar, İngiliz ordusunun Hayfa’dan karaya ayak bastığı vakit, Basra’ya kadar karadan, hiçbir müdahaleye ve karşı koymaya maruz kalmadan gidebileceği şekilde çizildi.
Orta Doğu’da1952 yılına kadar egemen olan ülke İngiltere ve -birazcık da- Fransa idi. Orta Doğu’nun ekseni bu iki ülkenin yönettiği sömürgelerden geçmekteydi. Süveyş krizinde, ABD başarılı bir siyasi manevra ile İngiltere ve Fransa ittifakını Orta Doğu’dan attı ve yerine kendi yerleşti. Her ne kadar sömürgeler bağımsız devlet statüsünde olsalar da, yönetimleri İngilizlerin ve Fransızların elindeydi. Bu iki devlet II. Dünya savaşından sonra tamamen ABD’in yönetimi altına girdiğinden, birkaç yıl gecikme ile Orta Doğu da yeni patronunu kabul etmek zorunda kaldı.
1948 yılının Mayıs ayında İsrail Devletinin ilanı sonrasında 1973 yılına kadar süren ABD destekli İsrail ile bölgedeki Arap ülkeleri arasındaki savaşlar, Orta Doğu’daki politik dengeleri tekrardan değiştirdi ve güç merkezi İsrail’e doğru kaymaya başladı. Yapay devletler arasında oluşturulmuş İsrail karşıtı birlikteki çözülme daha başından Ürdün’den başladı. Halen daha İngiltere tarafından yönetilmekte olan Ürdün, bir şekilde Arap-İsrail savaşlarına etkin bir şekilde dahil olmamak politikasını güttü. 1973 yılındaki Yom Kippur Savaşından yenilgi ile çıkan Mısır, İsrail’i tanıyarak diplomatik ilişki kurmasından sonra ABD hedefine, İsrail’e karşı mücadeleyi elden bırakmayan İran, Irak, Suriye ve Libya’yı aldı. İran ve Irak birbirlerine düşürülerek senelerce savaştırıldı ve askeri güçleri neredeyse yok edildi. Tunus’ta 2010 yılının son ayında başlatılan Arap Baharı ayaklanması ile Suriye ve Libya çökertilirken, Mısır ise tamamen CIA’nin yönetimi altına girdi. Geriye kalan Suudi Arabistan ve BAE’de, ABD’nin baskısı ile İsrail ile diplomatik ilişki kurarak, bölgedeki güç dengesinin tekrardan bozulmasının son çivisini çaktılar.
Orta Doğu’ya bakınca şimdi, ortada İsrail’e karşı olan tek devlet İran gözükmekte. İran, askeri gücü Irak savaşı ile iyice yıpratılmış, ambargolarla ekonomisi çökertilmiş, hazinesi de iflasa sürüklenmiş bir devlet. İsrail ile mücadele etmeyi, savaşmayı bir kenara bırakın, nefes alabilmek ve ayakta durabilmek için son gücünü harcamakta olan bir devlet şimdi. Eski gücünün yerinde yeller esmekte.
Bugün Yunanistan ile iyi ilişkiler içinde gibi görünen İsrail, an itibarı ileTürkiye’yi yakından izliyor. Türkiye’nin savunma sanayisini, ihracat yeteneğini, çalışkanlığını, üretkenliğini, ordusunun gücünü ve millileşmek yolunda gösterdiği çabayı çok takdir etmekte. İsrail basınında yer alan yerli yazarların köşe yazılarında ve yorumlarında bu görüş iyice ortaya çıkıyor.
İsrail’in, Orta Doğu’da Arap tehlikesini tamamen yok ettiği bu aşamadan sonra, Türkiye ile dost olmayı, güç birleşimine gitmeyi ve enerji ortaklığı yapmayı istediği veya da uygun bir zamanda isteyeceği çok açık. Aracısının da ABD olacağı kesin…
Orta Doğu’daki enerji, askeri ve siyasi güç ekseninin Türkiye’ye doğru yön değiştirdiği çok açık. Bakmayı bilebilirseniz, değişen dengeleri ve Türkiye’nin yıldızının nasıl parladığını görürsünüz…
Yazar Sayfası:
Yazarın Köşesi:
/ Tarih: 13.09.2020 00:00 / Okunma = 24931
BİRAZ “MİLLİYETÇİLİK” LÜTFEN! (10512)
Boş bardağı dolu görmek (48372)
Lübnan Ne Yapmak İstiyor? (41012)
"Yetti gari" (267617)
Bitmeyen Ekonomik ve Siyasi Krizden Bitmeyecek Ekonomik ve Siyasi Krize (51337)
CUMHURİYET KAVGASI (31361)
Kâfir icadı üzerinden ayet doğrulaması… (70782)
Azerbaycan Türk Dünyasının yeni lider ülkesi olabilir mi? (65648)
Akın Öztürk: “Kurban Seçildim… Akar, Güler ve Ünal İşi Bana Yıktılar” (124407)
General-Binbaşı Kavgası Dallandı Budaklandı!.. (175304)
Ümmetçilik politikası tutar mı? (335497)
PKK’NIN YAKILAN SİLAHLARI (145305)
Teğmenlere “Vebalı” Muamelesi!.. (533082)
Sokağa Çıkamaz Oldular (251834)
Türk Mallarını Rumlaştırma Tuzağı (405229)
Özgür Özel ve CHP Yönetimi El Artırmalı (88928)
Yapılan Mücadele Yeterli mi? (213059)
Ya Baş Eğensin, ya Başkaldıran! (360774)
Emperyalist Projenin Tasfiyesi Değil “Sevr” Fırsatı!.. (1029784)
Cüppeli’nin Kızının Düşündürdükleri (178662)
Türkiye’yi Köşeye Sıkıştırma Girişimleri (435290)
Fotoğraf Krizinin Perde Arkası (343053)
AKP için yolun sonu görünüyor. (155632)
Türkiye olmadan asla! (313108)
Bir “Tek Adam’ın” bozduğunu ancak başka bir “Tek Adam” düzeltebilir. (167214)
Teğmenler ve tesadüfler!.. (1101659)
“ABD Bizi Esir Aldı” (292396)
“Türkiyesiz Cennete Bile Gitmem” (248529)
Savcılığa Suç Duyurusu… Bölük Komutanı Teğmenlerle İlgili Kanaatini Nasıl Değiştirdi?! (1118527)
Türk Birliği Dönemi Başlıyor (352948)
Galata’da Filistin Mitingi (291598)
Unutmadık! (414211)
Kötü Komşu Ev Sahibi Yaptı (157973)
Harp Okulu’nda Geçen Yıl Ne Oldu? (355665)
AB’DEN YENİ “SEVİLLA HARİTASI” (353090)
FAŞİZMİN AYAK SESLERİ (87672)
Erdoğan Hristodulidis Görüşmesi (226262)
CHP içindeki Erdoğan için çalışanlar (1121083)
Türkiye teknoloji trenini kaçırdı (115907)
AB Kıbrıs Müzakerelerinin neresinde? (438914)
Türkiye’nin Öteki Yüzü (337857)
İlginç bir sosyal demokrasi dersi! (660740)
İsrail Türkiye Sınırına Yanaşır mı? (234977)
Sıra kimde? (262780)
İsrail Güç Zehirlenmesine mi Girdi? (292926)
Coni niye Kıbrıs’ta? (237809)
Erdoğan Bizim Köyde Hiç Kaybetmez. (701106)
Mağusa’yı Mağusa’lılardan Dinleyin (139479)
Netflix eğlence platformu mu, propaganda aracı mı? (228882)
Niyet başka akıbet başka! (248051)
İsrail Fikir mi Değiştiriyor? (229779)
Amigdala! (430643)
AB Elçiliklerini Neden Kapatıyor? (150122)
“Müşteri Puşttur” Felsefesi (392022)
Kumpaslar Sadece Bir Avuç Polis, Savcı ve Hakimin İşi miydi?! (645751)
AB mi, Türkiye mi? (217448)
Bir İktidar Bu Kadar mı Basiretsiz Olur! (232182)
TOP PEŞİNDE KOŞANLARA İNAT (244364)
O Akçeyi Her Babayiğit Taşıyamaz! (323188)
Orgeneral A.Ç. Menzil Tarikatından mı?! (595660)
İnsan Hakları Konseyi Seçimi (388043)
Daha Ne Verelim Emperyalist Abilere?! (1051609)
SAYILARLA SİYASET ARENAMIZ-2 (387812)
Avrupa Birliği Değişime Gebe (313937)
Rumlara Güven Duymak (245057)
Asıl Müdahale Bundan Sonra (223934)
Otur Oturduğun Yerde! (359556)
Bölgesel Dengeler Hızla Değişiyor (200184)
Kelaynaklar (374734)
Kıbrıs’ın Sahibi Biziz (389205)
Farz Edelim ki Erdoğan gerçekten aday olmayacak, ne değişir? (334481)
Türkiye mi AB’ye, AB mi Türkiye’ye muhtaç? (427067)
Cahilliğin Özendirilmesinin Sonucu... AKP Kazdığı kuyuya Düştü! (319904)
ABD ve İsrail’in Çöküş Süreci mi Başlıyor (341223)
31 Mart Uçurumdaki Son Daldı!.. (615640)
SAYILARLA SİYASET ARENAMIZ-1; partiler, yöneticiler, delegeler, üyeler, seçimler, Seçmenler ve sandık görevlileri ... ve müteahhitler (424345)
KANUNSUZ CEZA: LİNÇ (311998)
Ekonomik Öngörülerin Çöktüğü Bir Dönem! (328917)
Türkçe Niye Yok ? (303657)
Doğu Akdeniz’de Temelden Değişiklikler (233383)
HANEDAN DÜĞÜNÜ… (209177)
Doğru mu, Yalan mı? (252445)
Evrim, Karşı Evrim, Devrim, Karşı Devrim… (1497889)
Yanlış Strateji, Yanlış Başlangıç (873950)
Müzakerelerin İçeriği Değişir mi? (1062289)
Teğmenlerin İhracında En Çok Buna Şaşırdım (836103)
CUMHURBAŞKANI… (129811)
Batı, Kıbrıs Müzakerelerini Neden Başlatmak İstiyor? (838352)
Devlete Küsmek! (157582)
Seçimden Sonrası Tufan!.. (310937)
Soğuk Savaş Kızışıyor (165856)
Askeri Sınavlarda Neler Olmuş Neler!.. (400858)
Küresel Güç Değişikliği Başladı (183360)
Nüfusun artmasından medet ummak! (178204)
Dost musunuz Düşman mı? (174171)
Sahte Politikaların Efendileri! (182420)
AB-Türkiye İlişkilerinde Yeni Aşama (303901)
“Agapite Tayyip”… (685775)
Özeleştiri Zamanı Geldi (208768)
Nüfusun artmasından medet ummak! (309325)




















