14 Mayıs 2023 günü yapılacak olan Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde aday oldunuz. Genel Başkanı olduğunuz Memleket Partisini de milletvekili seçimlerine sokacaksınız. Size dostlarınız tarafından yapılan çeşitli uyarılara ve ricalara rağmen bu kararınızdan dönmeyeceğinizi ilan ediyorsunuz. Eğer seçimlere girmekten vazgeçerseniz bunda da pazarlık yoluyla önemli bir kazanım elde etmek istediğiniz anlaşılıyor. Konuşmalarınızda çok yüksekten atmanıza rağmen dışarıdan nasıl görüldüğünüzü size bildirmek istedim. Hırsınıza mağlup oluyorsunuz. Bu seçimlerde önemli bir varlık gösteremeyeceksiniz. Altı siyasi parti başkanının, iki Büyükşehir Belediye başkanının aday olduğu, HDP’nin destek verdiği bu seçimde sizin ve partinizin dişe dokunur bir varlık göstermesi imkânsızdır.
Eskiden üyesi olduğunuz, ekmeğini yediğiniz CHP’den ayrılıp ayrı bir parti kuranların hepsi sizin gibi yüksekten atmalarına rağmen siyasi partiler mezarlığında yerlerini aldı. Halen çabalamakta olan bazılarının gideceği yer de orasıdır. Bu size ders olmalıydı.
Siyasette kararlı olmanın, etkili söz söylemenin bazı getirileri vardır. Ancak bunlar bir kadroya ve programa dayandığı sürece bir işe yarayabilir. Yoksa sırf kişisel ihtiraslarını tatmin için yapılacak ataklar, saman alevi gibi yanıp sönmeye mahkûmdur. Türk siyaset yelpazesinde sosyalistler, sosyal demokratalar, çeşit çeşit milliyetçiler, merkez sağcılar, liberaller, şeriatçılar örgütlüdürler. Bunların bir kısmının ortak paydası da Atatürkçülüktür. Siyaset meydanında bir boşluk yoktur ki bunu doldurmak için ortaya atılmış olasınız.
CHP Genel Başkanlığına aday olduğunuz zaman adınızı anmadan “Onu Hiç Gözüm Tutmamıştı” diye yazmıştım. Geçmişteki tanışıklığımızdan doğan bir nedenle. (Ulusal Eğitim Derneği’ne üye olduğunuz halde ödenti vermemek için bu dernekten istifa etmiştiniz.) Kemal Kılıçdaroğlu, ısrarlarınıza dayanamayarak sizi Cumhurbaşkanı adayı ilan ettiğinde Tek Adam Rejimine karşı olan herkes gibi size oy verdim. Kazanamamak sizin kusurunuz değildi. Türkiye’nin sosyolojisi henüz buna hazır değildi. Ama Kılıçdaroğlu birkaç yıldır taş üstüne taş koyarak Millet İttifakını kurdu. Tek başına girse kazanılamayacak bir seçimde CHP’yi muhtemel bir iktidarın en güçlü unsuru haline getirdi. Milyonlarca insan 14 Mayıs’ta daha adil, daha demokrat, daha dürüst bir Türkiye’ye gözlerimizi açmaya hazırlanırken, sırf tavan yapan egonuzu tatmin etmek için bu İttifaka çomak sokmak aklın alacağı iş değil. İktidar trollerimin size yağdırdığı övgüler sizin için bir ders olmalı değil mi?
Koskoca CHP’nin, ortaklarıyla ve dışarıdan desteklerle alacağı oyları siz hangi zeminden, hangi kadro ve programla alacaksınız? Tamamen hayal dünyasında geziniyorsunuz. “Makron gibi üçüncü yol olacağım” diyorsunuz. Evet dünyada bunların örnekleri var fakat bu sakat bir siyasettir. Kurumların çürümüşlüğünden, kitlelerin umutsuzluğundan ortaya çıkar. Türk toplumu ise bir süreden beri çaresiz olmadığını anladı ve iktidarı devralmak için çözümler üretti.
Biz hissediyoruz ve biliyoruz ki, asıl amacınız, seçimleri kaybettirerek CHP’den ve Kılıçdaroğlu’ndan intikam almaktır. Amacınıza ulaştığınız takdirde bütün devrimci, demokrat, özgürlükçü kamuoyu sizi sonsuza kadar lanetle anacaktır.
Şu sıralarda yanınızda bulunan devşirme bir grubun size olan bağlılığına güvenmeyin. Herhangi bir siyasi geçmişi olmayan, bir ideolojisi bile bulunmayan bu grup kaybettiğinizi anladığı anda sizi yalnız bırakacaktır. Bunların genç olduğunu söyleyerek sanki bu durum başlı başına bir meziyetmiş gibi konuşuyorsunuz. Onlar hangi gençlik akımından geliyorlar ve neyi temsil ediyorlar? Siyasi tarihimizde bir Genç Parti de oldu. Bir seçimde yüzde 7.5 gibi bir oy bile aldı. Şimdi bu partinin taraftarları nerede?
“Zararın neresinden dönülse kârdır” atasözünü hatırlayarak Cumhurbaşkanlığı ve Kılıçdaroğlu’nun önünü kesme sevdasından vazgeçseniz iyi olur. Bu tutumunuz, seçim sonuçları açıklandığında düşeceğiniz durumdan sizin için daha az hasarlı olacaktır. (26 Mart 2023)