“Sessiz İstila” ismiyle bir video yayımlandı. Sosyal medya resmen yıkıldı. Neden? Çünkü sokaklar yabancıların istilasına uğramıştı. Bu yabancıların kimisi gerçekten zoraki göç ediyor olabilirdi ancak büyük çoğunluğu iyi niyetle göç etmemişti. Gelenlerin tamamı erkeklerden ve geçmişi temiz olmayan kesimden olmaktaydı. İşin başka bir tarafı da, bu gelenlerin büyük kesiminin ABD, AB ajanı olabileceği tartışılıyordu; göçmenlere Türkiye’de kalmak kaydıyla ABD ve AB’nin para vermesi, verilen paranın iktidar kontrolünde bu kesimlere dağıtılması, kendi milli gelirimizden bu yabancılara para verilmesi, çalışmadan bir ömür geçim sağlayan bu göçmenlerin kendileri ve çocukları TC vatandaşı olması bu kötü komployu desteklemektedir.
İçimdeki ses bu komplonun gerçek olduğu yönündedir. Bir başka kötü komplo daha vardı: Özal, Saddam’dan kaçan 500 bin Iraklı Kürt kökenli göçmenleri içeri aldı, Türkmenleri almadı. O gelen Kürk Kökenliler geri gitmedi. Nereye gitti? İçlerinde kimler vardı? Hangi ülkenin ajanları vardı? O göçmenler nasıl vatandaş oldu? Aynı komplo düşüncesi güçlendi: Ermenistan Azerbaycan’a saldırdı, HOCALI ’da soykırım yaptı. Özal, Azeriler için , “Onlar Şii, İran yardım etsin!” dedi. Oysa İran Farslıları için bir numaralı düşman Azerbaycan Türkü, bir numaralı dost ise Azerbaycan’ı zorda bırakan Ermenilerdi.
Özal hiçbir vakit Türk dostu olmadı. Ülkeyi darmadağın yaptı. Irak kuzeyinde Barzani güçlendi. Özal Nakşiliği üst basamak görüyordu. Osmanlı saldırı politikalarını saymaz isek 2000 yıldır Anadolu’da yerleşme mücadelesi yaşayan Türkmen atalarımıza en büyük kötülük Özal politikasıyla yaşandı.
Yine başımızda mezhepçi bir zihniyet var ve mezhep düşüncesinin milli düşünceden üstün olduğu savıyla, “Her türlü milliyetçiliği ayaklar altına aldık!” diyerek ülkeyi darmadağın yapmaya çalışıyor. Çünkü Türkiye ve Türk kavramı İhvan düşüncesinin en büyük düşmanıdır. İhvan düşüncesi, Nakşi tarikatının düşüncesi kadar kötüdür Türkler için. Arap ve Arap kültürü tam 1500 yıldır Türkler için Mevali (Köle ve hatta insan olmayan, katli vacip, karısı, kızı helal…) anlamına gelen düşünceyle yaşamaktadır.
Gelelim günümüze: Bize Arap’tan dost olmaz, bu kesindir... Araplar düşmanımız değildir. Düşmanlık bizim aklımıza yerleşmesin. Fakat 3.000 yıllık geçmişimizi okuyunca şunu görüyorum: Altay steplerinden, Kafkas coğrafyasından bu yana bizim düşmanımız da, dostumuz da kendimiziz.
Emniyet, sosyal medyada ülkemizi işgal etmek üzere olan 10 milyon yabacıların aleyhine demeç vereni yakalıyor, sorguya çekiyor. İstila başlamış işte! Büyük ihtimal bu yazı nedeniyle beni de sorguya çekerler. Fakat beynim ve düşüncem dayak ile bile değişmez. Yani, bir Türkmen ve Kıpçak soyunun temsilcisi olarak bizim Arap ve Arap kültürüyle alakamız yoktur, diyorum. Her türlü milliyetçiliği ayaklar altına alanlarla alakam yoktur, Türk Milliyetçiliği Atatürk’ün 6 okundan biridir. Ben o milliyetçiliği seviyorum ve temsil ediyorum.
Arap kültürünü içimizden uzak tutun. O kültürün varlığı Kuteybe soysuzunun varlığı demektir. O kültürün varlığı Türkmenlerin diri diri ağaca asılması demektir.