https://jurnalist.com.tr/ Etkin Seçkin Haber Sitesi tr 28.04.2024 12:55:37 Jurnalist Jurnalist Haber Detay - Jurnalist Haber Sitesi

AYDINLAR İSLÂM’LA BARIŞMALIDIR





İbni Haldun Tartışmaları üzerine

AYDINLAR İSLÂM’LA BARIŞMALIDIR

Sadık Usta, Odatv’de İbni Haldun’la ilgili bir yazı yazdı. Bu yazıya bazı aydınlardan tepki gelmiş. İbni Haldun’un, kitaplarında bazı dini referanslar kullandığı için ilerici sayılmayacağını ileri sürüyorlarmış.  Sadık Usta’nın bu tip aydınların anlayışını eleştiren yazısı, bana yıllar önce mücadelesini verdiğim ve üç yıl önce iki yazıyla paylaştığım düşüncelerimi yalnızca birkaç ibare eleyerek yeniden yayımlama düşüncesini verdi. Onlardan birincisi aşağıdadır.

*

Türk aydınlarından hatırı sayılır bir kesimin İslâm’la kavgalı olduğunu kimse inkâr edemez. Bunun en uç ifadesi, rahmetli halkbilimci Şükrü Günbulut tarafından “İslâm’ın gittiği yerde ot bitmez” cümlesiyle belirtilmişti. O, bugün bazı Alevi çevreleri gibi, Aleviliği Müslümanlık içinde saymıyordu. Bu tutum, Ortaçağ Osmanlısının toprak ve egemenlik kavgası nedeniyle Şiiliği ve Aleviliği İslâm dışında saymasına, karşı taraftan bir kabullenmedir.

Fakat aydınlarımızın İslâmiyet’le kavgası, Fransız aydınlanmacılığının etkisiyle Tanzimat aydınının Batı hayranlığı ile başladı. Namık Kemal kuşağı, bu konuda daha akılcı ve mantıklıydılar. Ardından gelen aydın kuşakları, Türkiye’nin geri kalmışlığını halkının Müslüman olmasına yordular. Düz bir mantıkla bakıldığında durum bunu gösteriyordu. İşte Müslüman olmayan Batı (Frenkler) ileri, yalnız Türkiye değil, bütün Müslüman coğrafyası karanlıklar içinde idi. Ziya Paşa bir şiirinde "Diyarı küfrü gezdim, beldeler kâşaneler gördüm/Dolaştım mülkü islâmı bütün viraneler gördüm" derken haksız değildi. Tanzimat’tan beri millete doğru yolu göstermekle görevli Türk aydınlarının görevi, İslâm Dünyası’ndaki bu geriliğin nedenlerini doğru yorumlamak, yeni bir uyanış, yenilenme ve zenginleşme ile birlikte kendi içindeki unsurlarla ve Batı ile yan yana yaşayabileceği yol ve yöntemleri bulup göstermekti.

İSLÂM I YÜCELTMEK Mİ, İSLÂM DAN KOPMAK MI? 

Osmanlıcılık, İslâmcılık, Türkçülük, Batıcılık, Sosyalizm akımları buna yanıtlar aradı. Bu dönemin iki temel sorusu, vatan ve milletle birlikte İslâm ı yücelmek mi, yoksa İslâm dan ruhen kopmak mı idi.  İslâm’dan kopmaya karar verenler, İslâm’ın 12. Yüzyıla kadar yükseliş dönemi yaşadığını, bu tarihten sonra ticaret yollarının değişmesiyle Avrupalıların yeni hammadde ve insan gücü kaynaklarına erişmek için yollar arayıp bulduklarını, servetlerin Avrupa’ya aktığını, bununla bir burjuva sınıfı oluştuğunu, kapitalizmin teknolojiyi geliştirdiğini ve insanların zihinlerini de genişlettiğini hesaba katmadılar. İslâmiyet, tembellerin, uyuşuk insanların, tevekkül edenlerin diniydi... Öyle ki bazıları kimliklerinde İslâm yazsa da bu dinden tamamen soğudular. Sayıları az da olsa bazıları Tevfik Fikret’in oğlu Halûk gibi Hıristiyan olmayı ve Hıristiyan bir çevrede yaşamayı tercih ettiler. 

1912 Balkan Savaşı’yla birlikte asıl sorun, mevcut vatan topraklarının elde tutulmasına dönüştü. Birinci Dünya Savaşı’na Almanların emrivakisiyle girilmesi ve savaşın da kötü yönetilmesi medeniyle imparatorluk çöktü. Türkiye tarihinin yalnız kahramanlıklar üretmekle kalmayıp, yaşamak için de formüller üreten Kurtuluş Savaşı, “Nasıl kurtuluruz?” sorusuna anlamlı bir yanıt yarattı: Dillerin, mezheplerin kardeş olduğu, birbirini sayıp sevdiği tam bağımsız ve medeni bir Türkiye. Kurtuluş Savaşı nda her çevrenin savunduğu temel hedef buydu. 

Batıcı aydınların bir kısmı, bu savaşta kalpaklısı ile sarıklısının, İttihatçısı, Türkçüsü ile sosyalistinin Meclis’te bir araya gelmesini, Konya Mevlana postnişini ile Hacıbektaş dedesinin Meclis başkan yardımcılıklarını paylaşmasını geçici bir uzlaşma olarak görüp buna razı olmak zorunda kaldılar.

Zaferden sonra çok geçmeden bu birliktelik dağıtıldı. Yeni iktidar döneminin tarih yazıcıları, Kurtuluş Savaşı’nda İslâmi çevrelerin düşmanla işbirliği halinde olduğunu, dolayısıyla onların yeni devletin temellerinde bir harçlarının olmadığını savundular. Günümüzde de hâlâ geçerliliğini koruyan bu iddia hiç de doğru değildi. Vatanı savunmak için göreve çağrılan ve buna katılan halk, Müslüman’dı. Bunun için onların Türk kimliklerinden çok Müslüman kimliklerine vurgu yapıldı. “Vatanımız ve dinimiz tehlike altındadır” denildi.

 Hem politik, hem de kültür olarak yüzünü Batı’ya dönmüş olan yeni rejim, İslâmiyet’le ilgili bazı denemelere girişti. Dinde reform bunlardan biriydi. Tevhidi Tedrisat Yasası nda devletin açmakla zorunlu olduğu imam hatip okulların mevcudu gitgide azaltıldı ve "öğrenci yokluğundan" 1930 larda temelli kapatıldı. Din dersleri, yeni bir yorumla bir süre daha köy okullarında okutulurken, gene 1930 ların ortalarında  bu ders de kaldırıldı. Devlet erkinin içinde İslâmi bütün ritüeller reddedildi. Devlet halka, yalnız sınıfsal olarak değil, kültürel olarak da yabancılaştı. Batılılar, Yeni Türkiye nin bu durumuna övgüler düzdüler. Daha da hoşlarına giden, rejimin, Fas’tan Hindistan’a kadar İslâm coğrafyası ile de bağını koparması idi. Türkiye, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra da Batı’ya kapağı atarak savunmasını emperyalist NATO’ya teslim etti. Oysa Mustafa Kemal Paşa, Batıcı değerlerle yetiştiği halde Batı emperyalizmiyle savaştığı Kurtuluş Savaşı yıllarında sıcak bir dayanışma içinde olduğu milletlerin yanındaydı ve Türkiye nin bir Doğu ülkesi olduğunu açıkça ilan etmişti. 

Tanzimat döneminin Batı hayranlığı mirasını daha da koyulaştırıp devam ettiren aydınlar, halkı Müslüman olan bir ülkede, laiklikle inançlı insanlar arasındaki dengeyi iyi kuramadılar.  İslâm a bu mesafeli duruş, NATO’ya girdikten sonra da emperyalizmin hatırına devam etti. Öyle ki, Türkiye, Cezayir için yapılan bağımsızlık oylamasında Fransız emperyalistlerinin lehine oy kullandı. Oysa Türkiye’nin yapması gereken, Kurtuluş Savaşı’nda İslâm Dünyası ile oluşan birlikteliğini, dayanışmasını emperyalist Batı’ya karşı sürdürmesiydi.

1990’larda Kemalist aydınlara yönelen suikastlar, Sivas katliamı gibi bazı gerici hareketler, son yıllardaki IŞİD’in vahşetleri, İslâmiyet adına yapıldığından aydınların bir kısmında “Müslüman laik olamaz” yargısını pekiştirdi. İlginçtir ki aynı söylem İslâmcıların da dilindeydi. “Müslüman laik olmaz!”

HEM YANLIŞ, HEM TEHLİKELİ

1 Temmuz 1994 günü idi. (20 yıl geçmiş) Ertesi gün Sivas Katliamının birinci yıldönümü vesilesiyle  Sanatçılar Kurultayı toplanacaktı. Yazıişleri yönetmeni olduğum dergi adına bu kurultayda laiklikle ilgili bir konuşma yapacaktım. Bildirimi yazı kurulunda okudum.  Bunda “Müslümanlar laik olamaz” görüşünün hem yanlış, hem tehlikeli olduğunu belirtiyordum. Yazı Kurulu bu paragrafı bildiriden çıkarmaya karar verdi. Ben de onu son haliyle kurultayda sunamayacağımı belirttim. Konuşmayı yapma görevini başka bir arkadaşa verdik. Fakat bu yanlış görüşlerle mücadele etmek, benim için hayati bir zorunluluktu. 4 Temmuz günü Aydınlık dergisine  gönderdiğim “Laikliğe Halkın Penceresinden Bakmak” yazısında konuyu yeniden ele aldım. Halkın zaten laik olduğunu, laik olmayanların Müslüman halk değil, küçük bir grup olduğunu  anlattım. Yazı ikinci sayfada “Tartışma” köşesinde yer bulabildi. 

Turan Dursun Araştırma ve İnceleme Yarışması’na gelen ürünlerin neredeyse tamamına yakını İslâmiyet’in ne kadar kötü bir din olduğu ve buna karşı savaş açmak gerektiği tezi üzerine oturuyordu. Ben de bu çalışmaları değerlendiren beş kişilik kurulda yer alıyordum. Raporlarımda ve toplantılarda bu görüşün yanlış olduğunu anlatmaya çalışıyordum. Nihayet, 29 Eylül 2001 günü, İstanbul’da bu yarışmanın ödül töreninde görüşlerimi anlatmaya cesaret ettim. Konuşmamın başlığı, bu yazımın başlığıyla aynıydı:  “Aydınlar, İslâm’la Barışmalıdır”  Görüşlerimi, bir sayfalık girişten sonra 15 madde halinde, net olarak sundum. Ok yaydan çıkmıştı bir kere... 

Ödül törenine gelmiş 40 kişilik bir dinleyici topluluğu için bunlar yeni düşüncelerdi. Dikkatle dinlediler. Bir kısmı görüşlerimi dikkate değer buldu, bir kısmı ise yanlış bulduğunu söyledi. 

Yedi yıl sonra "Türkiye nin Bağımsızlık Mücadelesinin İhtiyaçları Açısından Din Sorunu" başlıklı daha etraflı bir yazı kaleme aldım ve bu yazı Teori dergisinin Ocak 2001 tarihli sayısında yayımlandı. Fakat sonraki sayıda yazımda savunduğum görüşlerin yanlış olduğu belirtilerek buna cevap veren iki yazı yayımlandı ve “Zeki Sarıhan eleştirisine devam edeceğiz” notuyla yayımlandı. Aydınların İslâm la barışması düşüncesine karşı neredeyse bir savaş açılmıştı. İslâmlığın yapı olarak emperyalizmle işbirliğine elverişli olduğu gibi görüşlerle bile karşılaştım. Günümüzdeki bazı tartışmalara bakılırsa bu görüş hâlâ savunuluyor!

Aydınlar İslâm la neden barışmalıydılar? Bunu gelecek yazıya bırakmam gerekecek. (24 Haziran 2014) (5 Haziran 2017)

 

Yazar Sayfası: Yazarın Köşesi: / Tarih: 6.06.2017 00:00:00 / Okunma = 1444

Yazarın Diğer Yazıları

Psikojenik Amnezi (Yakınsak Aklın Unuttukları)
[ Ali Kurt ]

Bir Akıllının Taşınamaz Sırları
[ Ali Kurt ]

Evlilik mi, Bir Daha Düşün?
[ Ali Kurt ]

Kemik Kıran
[ Ali Kurt ]

Solak Nene, Eski Defter
[ Ali Kurt ]

Askıda Kalan Hayatlar
[ Ali Kurt ]

Delimsek
[ Ali Kurt ]

Arınma Seremonileri
[ Ali Kurt ]

Farz Edelim ki Erdoğan gerçekten aday olmayacak, ne değişir? Farz Edelim ki Erdoğan gerçekten aday olmayacak, ne değişir? (92)
Türkiye mi AB’ye, AB mi Türkiye’ye muhtaç? Türkiye mi AB’ye, AB mi Türkiye’ye muhtaç? (143)
Cahilliğin Özendirilmesinin Sonucu... AKP Kazdığı kuyuya Düştü! Cahilliğin Özendirilmesinin Sonucu... AKP Kazdığı kuyuya Düştü! (336)
ABD ve İsrail’in Çöküş Süreci mi Başlıyor ABD ve İsrail’in Çöküş Süreci mi Başlıyor (315)
31 Mart Uçurumdaki Son Daldı!.. 31 Mart Uçurumdaki Son Daldı!.. (582)
SAYILARLA SİYASET ARENAMIZ-1; partiler, yöneticiler, delegeler, üyeler, seçimler, Seçmenler ve sandık görevlileri ... ve müteahhitler SAYILARLA SİYASET ARENAMIZ-1; partiler, yöneticiler, delegeler, üyeler, seçimler, Seçmenler ve sandık görevlileri ... ve müteahhitler (786)
KANUNSUZ CEZA: LİNÇ KANUNSUZ CEZA: LİNÇ (674)
Ekonomik Öngörülerin Çöktüğü Bir Dönem! Ekonomik Öngörülerin Çöktüğü Bir Dönem! (869)
Türkçe Niye Yok ? Türkçe Niye Yok ? (897)
Doğu Akdeniz’de Temelden Değişiklikler Doğu Akdeniz’de Temelden Değişiklikler (1143)
HANEDAN DÜĞÜNÜ… HANEDAN DÜĞÜNÜ… (1452)
Doğru mu, Yalan mı? Doğru mu, Yalan mı? (1459)
Evrim, Karşı Evrim, Devrim, Karşı Devrim… Evrim, Karşı Evrim, Devrim, Karşı Devrim… (1858)
Yanlış Strateji, Yanlış Başlangıç Yanlış Strateji, Yanlış Başlangıç (1681)
Müzakerelerin İçeriği Değişir mi? Müzakerelerin İçeriği Değişir mi? (1941)
Teğmenlerin İhracında En Çok Buna Şaşırdım Teğmenlerin İhracında En Çok Buna Şaşırdım (2051)
CUMHURBAŞKANI… CUMHURBAŞKANI… (2014)
Batı, Kıbrıs Müzakerelerini Neden Başlatmak İstiyor? Batı, Kıbrıs Müzakerelerini Neden Başlatmak İstiyor? (2030)
Devlete Küsmek! Devlete Küsmek! (2202)
Seçimden Sonrası Tufan!.. Seçimden Sonrası Tufan!.. (2041)
Soğuk Savaş Kızışıyor Soğuk Savaş Kızışıyor (3202)
Askeri Sınavlarda Neler Olmuş Neler!.. Askeri Sınavlarda Neler Olmuş Neler!.. (4083)
Küresel Güç Değişikliği Başladı Küresel Güç Değişikliği Başladı (2730)
Nüfusun artmasından medet ummak! Nüfusun artmasından medet ummak! (3230)
Dost musunuz Düşman mı? Dost musunuz Düşman mı? (3086)
Sahte Politikaların Efendileri! Sahte Politikaların Efendileri! (3467)
AB-Türkiye İlişkilerinde Yeni Aşama AB-Türkiye İlişkilerinde Yeni Aşama (3480)
“Agapite Tayyip”… “Agapite Tayyip”… (3354)
Özeleştiri Zamanı Geldi Özeleştiri Zamanı Geldi (4145)
Nüfusun artmasından medet ummak! Nüfusun artmasından medet ummak! (4341)
Dünyada hoş bir seda bırakıp giden babam Prof. Dr. Hakkı Atun Dünyada hoş bir seda bırakıp giden babam Prof. Dr. Hakkı Atun (6165)
AB’nin Çirkin Tarafgirliği AB’nin Çirkin Tarafgirliği (5622)
İsrail Mallarının Boykotu Zırvası… İsrail Mallarının Boykotu Zırvası… (4518)
Son Tecavüz!.. Son Tecavüz!.. (4162)
Doğu Akdeniz’i Asla Kaybedemeyiz Doğu Akdeniz’i Asla Kaybedemeyiz (6049)
100 YILLIK CUMHURİYET’TE SINIF MÜCADELELERİ 100 YILLIK CUMHURİYET’TE SINIF MÜCADELELERİ (7167)
Filistin Nere, İsrail Nere! Filistin Nere, İsrail Nere! (5275)
Filistinliler ve Kıbrıs Türkleri Filistinliler ve Kıbrıs Türkleri (6112)
“N’oldu İslamcı, Raks Ediyırdın!” “N’oldu İslamcı, Raks Ediyırdın!” (10244)
Terör Örgütleri Niye Kuruldu Terör Örgütleri Niye Kuruldu (6679)
“Lütfen” Terör Örgütleriyle İlişkinizi Keser misiniz?! “Lütfen” Terör Örgütleriyle İlişkinizi Keser misiniz?! (7513)
Beklentiler Boşa Çıktı Beklentiler Boşa Çıktı (6462)
Bu Kış Çok İnsan Ölecek! Bu Kış Çok İnsan Ölecek! (6172)
Yanlış gündemli CHP kongreleri üzerine Yanlış gündemli CHP kongreleri üzerine (7098)
LAİKLİK: SEN SAĞ BEN SELAMET LAİKLİK: SEN SAĞ BEN SELAMET (8283)
Rumlar Niçin Müzakerelere Geri Dönüş İstiyor-1 Rumlar Niçin Müzakerelere Geri Dönüş İstiyor-1 (9331)
Beni %48 listesinden düş Bay Kemal! Beni %48 listesinden düş Bay Kemal! (6775)
Menendez’in Türk Düşmanlığının sebebi ne? Menendez’in Türk Düşmanlığının sebebi ne? (11053)
Kılıçdaroğlu’nun kaybettiği itibar Kılıçdaroğlu’nun kaybettiği itibar (7439)
BM kimi koruyor? BM kimi koruyor? (7799)
Hayaller Türkiye Yüzyılı… Gerçekler Ruanda!.. Hayaller Türkiye Yüzyılı… Gerçekler Ruanda!.. (12817)
ATATÜRK VE ERMENİLER ATATÜRK VE ERMENİLER (10377)
Kıbrıs’ta Taraflı Görev Yapan BM barış Gücü Kıbrıs’ta Taraflı Görev Yapan BM barış Gücü (16404)
Afrika’ya Uyandırma Desteği Afrika’ya Uyandırma Desteği (13491)
Başbakan Erdoğan’ı “Yakmayı” Düşünürken!.. Başbakan Erdoğan’ı “Yakmayı” Düşünürken!.. (21007)
CHP, AKP’den Tüm Kötü Zihniyeti Emanet Aldı CHP, AKP’den Tüm Kötü Zihniyeti Emanet Aldı (19638)
Türkiye’nin Kıbrıs ve AB Stratejisi Türkiye’nin Kıbrıs ve AB Stratejisi (16681)
İktidarın çıkmaz yolu İktidarın çıkmaz yolu (15472)
Türkiye’nin Ortadoğu Açılımı Türkiye’nin Ortadoğu Açılımı (15341)
Türkiye - NATO Toplantısının Perde Arkası Türkiye - NATO Toplantısının Perde Arkası (16188)
Bu Kadarını Lord Curzon Bile Hayal Etmemiştir!.. Bu Kadarını Lord Curzon Bile Hayal Etmemiştir!.. (23730)
Bâis-i şekvâ bize hüzn-i umûmîdir Kemâaaaaal! (N.Kemal) Bâis-i şekvâ bize hüzn-i umûmîdir Kemâaaaaal! (N.Kemal) (34997)
Kahrolası İyimserler! Kahrolası İyimserler! (15397)
AB Sorunun Farkında AB Sorunun Farkında (12768)
Darbeci General: “15 Temmuz İçin Sus Emri Verildi”!.. Darbeci General: “15 Temmuz İçin Sus Emri Verildi”!.. (25108)
Türkiye'yi Dışlama Senaryosu mu? Türkiye'yi Dışlama Senaryosu mu? (14597)
En çok sevilen kişilikten, en çok nefret edilen bir kişiliğe doğru son hızla gidiyorsun Kılıçdaroğlu! En çok sevilen kişilikten, en çok nefret edilen bir kişiliğe doğru son hızla gidiyorsun Kılıçdaroğlu! (21518)
Kemal Kılıçdaroğlu CHP başından gitmediği sürece benim için CHP bitmiştir, oy vermem. Neden mi? Kemal Kılıçdaroğlu CHP başından gitmediği sürece benim için CHP bitmiştir, oy vermem. Neden mi? (18940)
AB’deki Yeni Oyun AB’deki Yeni Oyun (13642)
CHP’de yalapşap kongreler çözüm getiremez ! CHP’de yalapşap kongreler çözüm getiremez ! (27704)
“Bu Adam İçin Değmezdi”!.. “Bu Adam İçin Değmezdi”!.. (19582)
Türkiye’ye Bir de Uzaktan Bakın Türkiye’ye Bir de Uzaktan Bakın (18515)
Diyorlar ki ekonomi düzelir mi? Diyorlar ki ekonomi düzelir mi? (17514)
BM’nin İşi Zor BM’nin İşi Zor (12808)
Kılıçdaroğlu’nun İşgalci Kafası… Kılıçdaroğlu’nun İşgalci Kafası… (17829)
AB’nin Gündeminde Kıbrıs Sorunu Yok AB’nin Gündeminde Kıbrıs Sorunu Yok (16898)
Araba devrilmeden yazdıklarım. Araba devrilmeden yazdıklarım. (23698)
Kınadığınla sınanmak! Kınadığınla sınanmak! (17888)
Anket oranları neden birbirine yakın gösteriliyor? Anket oranları neden birbirine yakın gösteriliyor? (23480)
ERDOĞAN NEDEN BU KADAR HIRÇIN? ERDOĞAN NEDEN BU KADAR HIRÇIN? (18670)
Muharrem İnce’ye oy veren vatanı tehlikeye atar! Muharrem İnce’ye oy veren vatanı tehlikeye atar! (24792)
Türklerin Kardeş Kömeği Türklerin Kardeş Kömeği (17691)
AB Kıbrıs’tan Bıktı mı? AB Kıbrıs’tan Bıktı mı? (17317)
Erdoğan gidecek de, peki yerine kim gelecek? Erdoğan gidecek de, peki yerine kim gelecek? (20978)
Muharrem İnce’ye oy vermek… Muharrem İnce’ye oy vermek… (18249)
Kıbrıs Niye Önemli Kıbrıs Niye Önemli (15647)
Rumların “çözüm” modeli! Rumların “çözüm” modeli! (17991)
MUHARREM İNCE’YE AÇIK MEKTUP MUHARREM İNCE’YE AÇIK MEKTUP (19216)
Bunlarla mı ortak olacağız? Bunlarla mı ortak olacağız? (18548)
Rumlar Umudu AB’de Rumlar Umudu AB’de (15762)
2023 Seçim Güvenliği Üzerine… 2023 Seçim Güvenliği Üzerine… (19377)
IRMAK YATAĞINI BULDU IRMAK YATAĞINI BULDU (14961)
Üç oda bir tabut Üç oda bir tabut (15336)
Rumların Büyük Hayalleri Rumların Büyük Hayalleri (17262)
Alevicilerin “Sünnici” Linçi, Sünnicilerin İnsanlık Linçi Alevicilerin “Sünnici” Linçi, Sünnicilerin İnsanlık Linçi (22005)
Depremin Sordurduğu Sorular Depremin Sordurduğu Sorular (19030)
KURTULUŞ SAVAŞI’NDA YARDIM KAMPANYALARI KURTULUŞ SAVAŞI’NDA YARDIM KAMPANYALARI (17101)
20. YÜZYIL BAŞINDAN BERİ  BAŞIMIZA GELEN BÜYÜK FELAKETLER 20. YÜZYIL BAŞINDAN BERİ BAŞIMIZA GELEN BÜYÜK FELAKETLER (20329)
Depremden Daha Tehlikeli Olan Siyasal İslam’dır! Depremden Daha Tehlikeli Olan Siyasal İslam’dır! (22623)
10 bin lira öyle mi? 10 bin lira öyle mi? (15662)