Daha önce bahsettiğim tavsiyeler serisine devam…
CHP’nin, toplumun, mevcut yapıdan rahatsız olduğu halde oy almakta zorlandığı kesimlerini kendisine çekmesi lazımdır. Bu kesimlerden biri vergi ödeyen kesimdir. Aslında herkes ülkemizde vergilerin yüksek olduğunu belirtiyor. Çalışan kesim maaşından kesileni, çalıştıran kesim kurumsal vergileri hep şikayet eder, dururlar. Onları dinleyince, kesinlikle haklı olduğunu anlarız. Peki, neden devlet vergide adalet tarafını seçmez ve adaletli bir vergi sistemine geçmez?
İşte bir örnek:
Klasik cümleler her yerde dolaşır: 100 Liralık satış yapıldı diyelim: %18 kdv ve %20 gelir vergisine tabidir. Kalan paraya da stopaj vergisi dahildir. Bundan sonra kalan paraya ofis, yemek, yol masrafı dahildir. Ondan sonra kalan paraya personel giderleri dahildir. Ondan sonra kalan paraya kar ise, yine kurumsal vergi dahildir. Elinizde kalan parayı market veya mağaza da harcarken de ek olarak vergi dahil olarak harcarsınız. Kısacası kazanılan para, eğer katakulle yapılmadı ise, patronun değil, devletindir. Bu durumdan kurtulmak için patron yasa dışı yola girer: Vergiden kaçınma adı altında özetlenecek durumla, vergiyi az öder ama bu defada devletin denetleme kıskacı altına girer; sonra da malumunuz, maalesef iktidarın kölesi olur. Bunun çözülemeyeceğini düşünen patron, her daim iktidara ters düşmekten korkar.
Çözüm: CHP ilk önce halka, vergi sistemini kökten değiştireceğini beyan etmeli. Bir vatandaş kazandığı her gelirini ve harcadığı her giderini beyan ederken, arada kalan para üzerinden vergi vermeli. Bu durumda hem çalışan, hem de iş adamı devlet bürokrasisine ve denetlemesine karşı daha sağlam muhasebe ve daha hatasız kayıt nedeniyle korkmadan yaklaşabilir, hatta bir partiye korkuyla oy vermez; ek olarak da, aynı zamanda kazandığı parasının sonunun ne olacağını iyi bilir. Ayrıca, her harcadığı gideri beyan altında olan patronlarımız, harcamayı daha kontrollü yapar. Tabi, enflasyon daha şeffaf ölçülür; halkı aldatmayan enflasyon ortaya çıkar.
Basit örnek: Devletin bildiği ve neredeyse tavsiye ettiği bir zaman küçük olup da, vergi kaçırarak dev holding haline gelen kurumların basit eylemlerine bir örnek: Yemek yenilen lokanta, alışveriş yapılan mağazalardan fiş almadan yapılan harcamada hatanın derecesi büyük olup, resmen hırsızlığa destek olunmak anlamındadır. Ancak, dikkat edilmeyen bir durum daha var: Kredi kartı ile alışveriş yapılırken sanırsınız ki, o para kayıt altındadır. Hayır! Kredi kartından yapılan para çekimlerinin karşılığı BA ve BS formunu beyan etmek zorunda olan patron mecbur bir soytarı bulur; kdv pazarlığıyla ona fatura keser, kdv tutarının bir kısmını ek olarak alır. Ülkedeki gerçek sektör(reel sektör) bu şekilde çalışmaktadır.
Sonuç: Bu kadar çirkefleşmiş ekonomik sorunları çözmenin en kolay yolunu CHP keşfetmelidir. Rahatsız olan kesimlere bu sistemin derhal ve kökten değişeceğini, vergide adaletli temsil sistemine geçileceğini beyan etmelidir. CHP, Türkiye’nin partisi ise olaylara her kesimden hakim olduğunu belli etmelidir.
Başarlı Örnek:
Bu durumu her firma sahibi bilir. Her vatandaş bu durumdan şikayet eder. Şu ana kadar hiçbir iktidar bu mevzuatı değiştirmeye yanaşmadı; oysa süper güç denilen Amerika bu vergi mevzuatına tabidir.
Önerilerim başka konularda devam edecek
Yazar Sayfası: Yazarın Köşesi: / Tarih: 11.01.2015 00:00:00 / Okunma = 2699