Dün... 18 Mart’tı.
Sadece Çanakkale Zaferi değildi.
Ali İsmail’in doğum günüydü.
*
Aynı zamanda, İlker Başbuğ’un resmen terörist ilan edildiği... Doğu Perinçek’e, Tuncay Özkan’a, Mustafa Balbay’a, Profesör Haberal’a, Profesör Hilmioğlu’na müebbet istendiği gündür, 18 Mart.
*
17 Aralık...
Sadece Şeb-i Arus değildir artık.
Ayakkabı kutusu’dur.
Bilal paraları sıfırla’dır.
*
29 Ekim...
Sadece Cumhuriyet Bayramı değildir.
Abdullah
Gül’ün ve Profesör Mehmet Haberal’ın doğum günüdür. Dindar maskesi
altında Cumhuriyet’e neler yapılabileceğinin, Atatürkçülerin başına
neler gelebileceğinin, yıldönümüdür artık.
*
23 Nisan...
Sadece Çocuk Bayramı değildir.
Milleti
din üzerinden birbirine düşürmek için... Ramazanı, dini bayramları, üç
ayları, kandilleri, haccı, hicri takvime göre 10 gün kaydırırken, Kutlu
Doğum Haftası’nı miladi takvime göre sabitlemektir.
*
19 Mayıs...
Sadece 19 Mayıs değildir artık.
Mübarek kadın, Profesör Türkan Saylan’ın toprağa verildiği gündür.
*
30 Ağustos...
Sadece Zafer Bayramı değildir.
Türk
silahlı kuvvetleri balyoz kumpasıyla hapse tıkılmışken... AKP
valisinin, resepsiyonda 10’uncu Yıl Marşı yerine, aynı sazın teliyiz
biz’i söyleyerek pasta kesmesidir.
*
10 Kasım...
Sadece 10 Kasım değildir artık.
AKP
valisinin, Atatürk’ü anma töreninde, yurttaşlara gavat dediği...
Atatürk’e çelenk bırakmanın kabahat sayıldığı, para cezası kesildiği
gündür.
*
21 Mart...
Sadece Nevruz değildir.
Sayın Apo’nun AKP sayesinde Kürdistan’ı ilan ettiği, ulusa sesleniş konuşması yaptığı gündür artık.
*
12 Eylül...
Sadece askeri darbe değildir.
Yetmez ama evet’tir.
*
Ve, Babalar Günü...
Berkin’in vurulduğu gündür artık.
*
Tarih yazıyoruz diyorlardı.
Yazdılar hakikaten tarihi.
Yazar Sayfası: Yazarın Köşesi: / Tarih: 19.03.2014 00:00:00 / Okunma = 2658