Eğitim-İş Sendikası, Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Erol Özvar’ın İzmir Katip Çelebi Üniversitesi’nde katıldığı “2030'a Doğru Yükseköğretim Vizyonu” toplantısı sırasında Balatçık Kampüsü girişinde üniversite çalışanı Nuray Aras’a mobbing uygulandığı gerekçesiyle eylem yaptı. Açıklamada, “Rektörlük, Nuray Aras’ın sağlığı ve oğlunun hayatıyla oynadığı yetmiyormuş gibi can güvenliğini de tehlikeye atmak istemektedir” denildi.
YÖK Başkanı Erol Özvar’ın İzmir Katip Çelebi Üniversitesi’nde “2030'a Doğru Yükseköğretim Vizyonu” toplantısına katıldığı sırada üniversitenin Balatçık Kampüsü girişinde Eğitim-İş İzmir 4 Nolu Şubesi, ‘mobbing’ eylemi yaptı.
“Şube Müdürü Abdullah Görkem Ünal tarafından baskı görmüştür”
Üniversite yönetimince uygulanan mobbingin mağdurlarından birinin Nuray Aras isimli çalışan olduğunu belirten Şube Başkanı Elbey Kale, şunları söyledi:
“Konu mobbing olduğunda İKÇÜ yönetimi, çalışanlar arasında ayrım yapmamaktadır. İşlerini layıkıyla yapan güvenlik ve temizlik personeline sudan sebeplerle tutanaklar tutulmakta, soruşturma tehdidi altında çalışmaları beklenmektedir. Kendilerine mobbing uygulanan İKÇÜ çalışanları zaman zaman istifaya zorlanabilmekte, zaman zaman da intihara sürüklenebilmektedir. Bu iki seçenekten birini seçmeyen personeller ise uydurma bahanelerle işinden atılabilmektedir. Mobbing mağdurlarından biri olan Nuray Aras, 2022 yılında KPSS puanı ile atandığı İKÇÜ’de Destek Hizmetleri ve Güvenlik Birimi’nde hizmetli olarak çalışmaya başlamıştır. Haftada bir gün özel eğitim alması gereken ağır engelli oğluna refakat edebilmesi için kurum tarafından idari izin kullandırılmadığından, tüm yıllık ve mazeret izinlerini kullanmak zorunda bırakılmıştır. Bakmakla yükümlü olduğu ağır engelli yakını olan memurun fazla çalışma ve gece çalışmasından muaf olduğuna’ dair dilekçe verdiği güne kadar hafta sonları yapılan ÖSYM ve AÖF sınavlarında çalışması için birim amiri Sara Turgut ve Şube Müdürü Abdullah Görkem Ünal tarafından baskı görmüştür.”
"Sağlık raporları almaya devam ederse, işine son vermek zorunda kalacaklarını söylemiştir"
Aras’ın 17 Kasım 2023’te sınıf temizliği yaparken kaza geçirdiği, bu kazanın üniversite yönetimince SGK’ya bildirilmediği ve kaza nedeniyle Aras’ın ağır işlerde çalışmaması gerektiğine ilişkin hastane raporuna da uyulmadığını kaydeden Kale, şöyle konuştu:
“29 Mayıs 2024 tarihinde sağlık raporlarıyla birlikte, ‘MEB onaylı Dış Giyim Kalfalık ile Bilgisayar İşletmenliği sertifikalarının olduğunu, üniversitenin beden gücüne ihtiyaç duyulmayan ve uzun süre ayakta kalmayı gerektirmeyen bir biriminde çalışabileceğini’ bildiren dilekçesini Rektörlüğe vermiş, cevap verilmemesi üzerine yazdığı ikinci dilekçesine 30 Temmuz 2024 tarihinde ‘talebiniz uygun bulunmamıştır’ şeklinde yanıt verilmiştir. Nuray Aras, Okula verdiği dilekçesinden rektör ve genel sekreterin haberinin olup olmadığını öğrenmek için Genel Sekreter Nuretdin Memur ile görüşmeye gittiğinde, Nuretdin Memur, kendisinin ve rektörün durumdan haberdar olduğunu belirtmiş, eğer bu şekilde sağlık raporları almaya devam ederse, işine son vermek zorunda kalacaklarını söylemiştir. 31 Temmuz 2024 tarihinde 3 aydır beklediği fizik tedavisine başlanmış, 9 Ağustos 2024 tarihinde Rektörlük, fizik tedavi raporunu ‘fenne aykırı olduğu’ şüphesiyle Nuray Aras’ı evinden ve işinden oldukça uzak mesafede olan İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne sevk etmiştir. 29 Ağustos 2024 tarihinde raporun ‘fenne uygun olduğu’ sağlık kurulu raporuyla onaylanmıştır.
“Dava konusu hukuka aykırı işlemin iptaline karar verilmiştir”
İKÇÜ Rektörlüğü’nün tüm bu keyfi uygulamaları neticesinde 26 Eylül 2024 tarihinde Eğitim-İş avukatlarımızla birlikte üniversiteye idari dava açılmıştır. 6 Kasım 2024 tarihinde 8. İdare Mahkemesi tarafından ‘Anayasa ile güvence altına alınan temel haklarından olan sağlık ve çalışma haklarının ihlali anlamına geleceği dolayısıyla davacı açısından telafisi güç ya da imkansız zararlar oluşabileceği’ vurgulanarak yürütmeyi durdurma kararı verilmiştir. Üniversitenin karara itiraz etmesi üzerine Bölge İdare Mahkemesi 5. İdari Dava Dairesi 5 Aralık 2024 tarihinde itirazı reddetmiştir. Yargılama nihayetinde davanın kabulü ile dava konusu hukuka aykırı işlemin iptaline karar verilmiştir. Nuray Aras tüm bu süreç boyunca yoğun mobbinge maruz bırakılmıştır. Özellikle özel eğitim günleri için kullandığı yıllık ve mazeret izinleri bittiğinde ağır engelli oğlunu derslere götürmesi engellenmiştir.”
"Can güvenliğini de tehlikeye atmak istemektedir"
Nuray Aras’ın ağır engelli oğlunun askerlikten muafiyet işlemlerini İzmir Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde yaptırabilmek için izin istemesi nedeniyle hakaret ve aşağılamaya maruz kaldığını belirten Kale, şöyle konuştu:
“16 Aralık 2024 tarihinde görev yeri değişikliği ve mesai saatleri güya mahkeme kararına uyularak hazırlanmıştır. Buna göre normalde mesaisi 8.00-17.00 saatleri arasında olan Nuray Aras’ın yeni mesaisi sabah 8.00’da başlayıp, gece 20.30’da bitecektir. 1 saatlik öğle arası sayılmazsa, tüm mesaisi boyunca 30 dakika çalışıp, 15 dakika mola vermesi beklenmektedir. Tüm sağlık raporlarına ve mahkeme kararına rağmen gene temizlik işi verilmiş olup her gün 6 adet sınıfı, çok sayıda laboratuvarın da bulunduğu Su Ürünleri Fakültesi ve Eczacılık Fakültelerine ait 2 bina ile Medya Merkezi’ni de temizlemesi beklenmektedir. Rektörlük, Nuray Aras’ın sağlığı ve oğlunun hayatıyla oynadığı yetmiyormuş gibi can güvenliğini de tehlikeye atmak istemektedir.”
“Yürütmenin durdurulması talepli iptal davası açılmıştır”
Üniversite yönetimine karşı yeni bir davanın açıldığını ifade eden Kale, şunları söyledi:
“İKÇÜ Rektörlüğü Nuray Aras’ı sağlığından etmek, ağır engelli oğlunu özel eğitiminden mahrum bırakmak için elinden geleni yapmakta, yasaları çiğnemekte, mahkeme kararlarını umursamamaktadır. Kamu kurumlarındaki mesai saatlerini sadece İzmir Valiliği düzenleyebilmektedir. Temizlik işi yapan bir memurdan 12,5 saatlik mesai yapması beklenilemez. İKÇÜ Rektörlüğü derhal yaptığı yanlıştan dönmeli, başta YÖK, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ve İzmir Valiliği olmak üzere tüm yetkili kurumlar bu konuda gereğini yapmalıdır. İnsan haklarını ayaklar altına alan bu uygulamalara karşı gereğinin yapılması için Nuray Aras İKÇÜ Rektörlüğü’ne itiraz dilekçesini vermiş, ayrıca Nuray Aras adına Eğitim İş Genel Merkezimiz tarafından İzmir 4. İdare Mahkemesi’nde yürütmenin durdurulması talepli iptal davası açılmıştır. Emekçilerden yana taraf olan Eğitim İş Sendikası, temsilcilerine ve üyelerine yapılan haksızlıklar karşısında boyun eğmeyecek, kararlılıkla hak arama mücadelesini sürdürecektir.”