CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, İl Danışma Kurulu toplantısında; “Bir yıl içerisinde yapılmış 3 Danışma Kurulu toplantısının bir tanesine bile katılmayan bir seçilmiş arkadaşımız, sosyal medya üzerinden parti meselelerini konuşuyorsa burada bir sorun var demektir. Kim medya, sosyal medya aracılığıyla partinin tartışılmasına sebep oluyorsa bilmelidir ki, iktidarın ekmeğine yağ sürmektedir” dedi.
CHP İstanbul İl Başkanlığı Danışma Kurulu toplantısı, Beylikdüzü Belediyesi Atatürk Kültür Sanat Merkezi’nde yapıldı. Çok sayıda partilinin katıldığı programın açılış konuşmalarını CHP Genel Başkan Yardımcısı Deniz Yavuzyılmaz, CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik ve İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu yaptı.
İstanbul İl Başkanı olarak görevde geçirdiği süre boyunca yaptıkları çalışmaları anlatan Özgür Çelik, “Bugünkü Danışma Kurulu toplantımız, partimizin program yenileme sürecinin İstanbul’daki bir başlangıcını ifade ediyor. Avukatlarımızdan oluşan bir grubumuz burada konuşulanları tek tek dinleyecek, konuşulanlar kayıt altına alınacak ve bir rapora dönüştürecekler. Bu toplantıdan sonra ‘İstanbul’un Sesi’ internet sitesi üzerinden örgütümüzün ve İstanbulluları sürece yönelik görüş önerilerini dijital olarak önümüzdeki hafta topluyor olacağız. İl bünyesinde oluşturduğumuz komisyonlarımız var. Komisyonlarımız kendi çalışma alanlarında programa yönelik öneriler sunacaklar. Demokratik kitle örgütleriyle, meslek örgütleriyle, sendikalarla, kadın ve gençlik örgütleriyle ve akademi dünyasıyla çalıştaylar düzenleyeceğiz” bilgisini paylaştı.
“31 Mart’taki başarıyı genel seçim başarısına döndürme zamanı”
Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Değiştireceğimiz parti programıyla bir iktidar vizyonu oluşturmamız gerekiyor. Bu vizyon, toplumun beklenti ve ihtiyaçlarıyla uyumlu hâle gelmeli. Çünkü toplum CHP’yi bekliyor. CHP’nin iktidarını halkımız bekliyor. Artık ülkemizin dört bir yanında milyonlar, CHP belediyelerini çözümün birinci adresi olarak görüyor. Artık 31 Mart’ta ortaya çıkarttığımız başarıyı bir genel seçim başarısına döndürme zamanı. Çözüm biziz ve biz iktidara yürüyoruz. Artık Türkiye’de milyonlar, mevcut iktidardan umudunu kesmiş durumda. Çünkü iktidar, Türkiye’yi bir çoklu kriz ortamına sürükledi. Derin ve çok boyutlu kriz ortamı bir sarmala dönüştü Türkiye’de. Eğitimden sağlığa, adaletten demokrasiye, ekonomiden hak ve özgürlüklere artık günlük yönetim hatalarının ötesine geçerek Türkiye’nin sorunları bir yapısal krize dönüştü. 22 yılın sonunda iktidar, Türkiye’yi büyük bir krizin içerisine sürükledi ve bu krizden etkilenmeyen hiç kimse kalmadı. Çocuğundan yaşlısına, gencinden kadınına herkes hem sosyal hem ekonomik krizin içerisinde.
“Ankara’daki tek kişi, her gün CHP’ye saldırıyor”
Artık halkın bildiğini halka anlatma zamanı çoktan geçti. Halkımız zaten her şeyin farkında. Bizim artık çözüm aşamasını konuşmamız gerekiyor. Halkımıza bir an önce çözümlerimizle gitmemiz gerekiyor. Parti programımızı bu bilinçle yenilememiz gerekiyor. Bugün bize düşen görev, iktidara kilitlenmektir. Halkımıza umut olmalıyız. CHP her gün bir saldırı altındadır. Ankara’daki tek bir kişi, tükenmiş iktidarını sürdürmek için medyasıyla, araçsallaştırdığı yargısıyla, trol ordusuyla, kamu gücüyle her gün CHP’ye saldırıyor, gücü CHP’ye yetmeyecek ama bunu her gün deniyor, CHP’yi türlü hilelerle oyunun dışında tutmaya çalışıyor. Her türlü ayak oyunlarıyla bizi zayıflatmaya çalışan bir iktidarla karşı karşıyayız. Gün, bu saldırılara karşı birlik olma günüdür. Birliğimizi, bütünlüğümüzü tahkim etmeliyiz. Parti içi konuları kendi iç kurullarımızda konuşmalıyız.
“CHP, Türkiye’nin birinci partisidir”
Bir yılda üçüncü kez bir Danışma Kurulu Toplantısı gerçekleştiriyoruz bugün. 8-10 saatlik Danışma Kurulu toplantıları yapıyoruz. Örgütümüz geliyor, bu toplantılarda konuşuyor. Bir yıl içerisinde yapılmış 3 Danışma Kurulu toplantısının bir tanesine bile katılmayan bir seçilmiş arkadaşımız, sosyal medya üzerinden parti meselelerini konuşuyorsa burada bir sorun var demektir. Kim medya, sosyal medya aracılığıyla partinin tartışılmasına sebep oluyorsa bilmelidir ki, iktidarın ekmeğine yağ sürmektedir. Gelin, bu toplantılarda derdinizi anlatın. Karşılıklı olarak buralarda konuşalım. Yok, ‘Ben sosyal medyada yazarım. Televizyondan konuşurum’ diyorsanız biz, sizlere her gün bir şey hatırlatırız. CHP, Türkiye’nin birinci partisidir. CHP, genel başkanıyla ve tüm örgütüyle tek bir şeye kilitlenmiştir. İktidar, iktidar, iktidar. CHP, iktidarlaşma sürecini başlatmıştır. Biz bir iktidar yürüyüşünü gerçekleştirirken tabii ki iç meselelerimizi de partimizin iç kurullarında konuşmalıyız.
“İktidarın açtığı yaralara biz derman oluyoruz”
Bu toplantıları belirli periyotlarla yapmaya devam etmeliyiz. Farklı alanlarda da bir araya gelerek parti içi meseleleri konuşmalıyız ancak partimizdeki değişimle birlikte kitlelerin yüzünü bize döndüğünü, halkın CHP’den umut beklediğini bilmeliyiz. Yerel yönetimlerde başarılarımız devam ediyor. Belediye başkanlarımız kreşler açıyorlar, çocuklara beslenme desteği veriyorlar, emeklilere pazar desteği sunuyorlar, okulları tamir ediyorlar, engelli vatandaşlara taksi sağlıyorlar, üniversiteliye yurt, burs imkanı sağlıyorlar. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin uygulamaları Türkiye’de markalaşıyor. Yuvamız İstanbullular, Türkiye’ye yayılıyor. Kent Lokantaları, Türkiye’ye yayılıyor. İktidarın açtığı yaralara biz derman oluyoruz. Keşke halkımızdan tek bir ihtiyaç sahibi kalmasa ancak ihtiyaç sahibi insanlarımız var ve biz yapmamız gerekeni yapıyoruz. Üstelik bunları tüm engellemelere rağmen yapıyoruz. Her sabah başka bir yolla bizi engellemeye çalışıyorlar. CHP’li belediyeleri durdurmaya çalışıyorlar. Belediyelerimiz bugün ağır bir finansman baskısı altında. 25 yıldır borçları biriktirenler, tam maaşların ödeneceği zamanlarda İller Bankası kesintileriyle, SGK kesintileriyle belediyelerimizi zor duruma sokmak istiyor, belediyeleri maaş ödeyemez duruma getirmeye çalışıyorlar.”