BTP Genel Başkanı Hüseyin Baş, İzmir’de aday tanıtım toplantısında yaptığı konuşmada; “Seni açlığa mahkum edenle senin kapına seçim zamanı bir poşet kumanya bırakan aynı kişi. ‘Faizde Nas var. Benden başka bir şey beklemeyin, ben bu faizi indireceğim’ diyenle, seçimin ertesi günü faizi yüzde 45 yapanlar aynı kişiler. ‘İsveç, Kur'an-ı Kerim yakmıştır onların NATO'ya katılımına asla evet diyemeyiz’ diyenlerle, bir yıl geçmeden İsveç'in NATO'ya katılımına ‘evet’ diyenler aynı kişiler. Bunlarda ne gezer inanç, ne gezer din, ne gezer iman. Hiçbir şeyleri yok, işleri güçleri seni beni kandırmak” dedi.
Bağımsız Türkiye Partisi (BTP), İzmir’de aday tanıtım tanıtım toplantısı düzenledi. Toplantıda İzmir’in yanı sıra Aydın, Muğla, Afyon, Denizli illerinin adayları da tanıtıldı.
BTP Genel Başkanı Hüseyin Baş toplantıda yaptığı konuşmada şunları söyledi:
“İSTANBUL’UN BUGÜN ELİMİZDE KALMASINI SAĞLAYAN FATİH, ATATÜRK’TÜR”
Biz İstanbul'un fethini kutluyoruz ya İstanbul'un fatihi kimdir? Fatih Sultan Mehmet. Peki, İstanbul'un bugün elimizde olabilmesinin sebebi olan fatih kim? Mustafa Kemal Atatürk... Galata Kulesi’nin üzerinde 5 yıl boyunca İngiliz bayrağı sallanmış, hiç kimse buna itiraz etmemişken o bayrağı oradan söküp paçavra gibi ayaklarının altına alan adamdır Mustafa Kemal Atatürk.
“İNGİLİZ’İN UŞAKLIĞINI YAPAN AJANLAR OLDUKLARI İÇİN ASILDILAR”
Bu uyanık adamlar işini şansa bırakır mı, ne yapıyorlar? Hemen Samsun'un 100-150
kilometre ötesinde İskilipli dediğiniz, onu da ajan tutuyor. Kazım Karabekir Paşa Erzurum'da… Hemen 100-150 kilometre ötesinde Seyit Rıza var, onu da ajan tutuyor. Şeyh Sait var onu da ajan tutuyor. Bunların tamamı aslında İngiliz’in uşaklığını yapan ajanlar olduğu için asıldı. Bütün anlatmaya çalıştığım bu. İngilizler bir kurgu yapıyor ve bu kurguya çomak sokan, bu kurguyu bozan bir tane adam çıkıyor o da Mustafa Kemal Atatürk. Atatürk bizim toplumumuzun bütün değerlerini, bütün fikirlerini kuşatan ve bizim yaşamamızı sağlayan insan. O yüzden hepimiz Atatürkçü olmamız lazım, meselenin özü özeti bu.
“OTURDUKLARI MASADAKİLER BİLE CUMHURİYET DÜŞMANI”
Arkadaşlar zannediyoruz ki sadece Atatürk karşıtları Atatürk'le kavga ediyor. Bir de Atatürkçü gibi olup Atatürk'le kavga edenler var. Bu daha vahim bir tablo. Adamlar Seyit Rıza'yı anmaktan bir hal oldu, adamlar Şeyh Said'i anmaktan bir hal oldu. Adamlar Atatürk'ün kurduğu cumhuriyete sahip çıkacak ne kadar fikir varsa buna düşman olup, başkaca fikirlerle yürümekten bir hal oldu. Bakıyorsunuz oturdukları masalarda yanlarında oturanlar bile Cumhuriyet düşmanları.
“İSRAİL İLE TİCARET, İSTİHBARAT DESTEĞİ SÜRÜYOR”
Avrupa'da petrol yok, doğal gaz yok, kömür yok. Ne üretecek olsa bunu bir şekilde dışarıdan ithal etmek zorunda. Rusya- Ukrayna savaşı da öyle bir katladı ki meseleyi. Tabii doğal olarak hepsi Rusya'ya bir karşı duruş sergilemek ve ondan ticareti durdurmak durumunda kaldılar. Yani işine gelmeyen, ideolojisine ters bir şey olunca hemen ticareti kesiyor adamlar. Kime benzemiyor? İsrail'le hala ticaret yapanlara hiç benzemiyorlar. Kim İsrail'le ticaret yapıyor? Ben yapmıyorum ama Türkiye'de birileri yapıyor, büyük büyük gemilerle yapıyorlar. Yap kardeşim yap, benim umurumda değil senin ne ticaret yaptığın da… Kalkıp niye yalan söylüyorsun, niye ortalığı ayağa kaldırdın da hala Kürecik Radar Üssü’nden İsrail'e istihbarat bilgisini sağlayan ülke olma özelliğini devam ettiriyorsun? Niye ortalığa ayağa kaldırdın da hala onların pilotlarını eğitiyorsunuz? Kaldırma o zaman ortalığı ayağa.
“İSRAİL PROTESTOLARI BİTTİ FARKINDA MISINIZ?”
Seçime yaklaştık, bütün İsrail karşıtı propaganda bitti farkında mısınız? Niye? Daha dün Sayın Cumhurbaşkanı’nın bir mitinginde bir vatandaş ‘İsrail'le ticareti durdurun’ diye döviz açtı, kolluk kuvvetleri yaka paça kişiyi aldılar. Çünkü bu gerçek, bu yalan değil. O söyledikleri yalanın içinde bir gerçek var, hala onların elinde Filistinlinin kanı var. Bu bela da onlara yeter.
“AFGANİSTAN MI İŞGAL ALTINDA, TÜRKİYE Mİ?”
Bütün madenlerimiz işgal altında hepsini kepçe kepçe götürüyorlar. Onların bildirdiği rakama göre 30 küsür milyar dolarlık altınımız alınmış, götürülmüş. Devlete ne kalıyor % 2 . Cem Yılmaz diyor ya ‘bana ne kaldı 2.’ Devlete yüzde 2 veriyor. Afganistan'ın madenine, beğenmediğimiz Taliban'a yabancı maden işletmeleri yüzde 20 veriyor, sana yüzde 2 veriyor. Şimdi Afganistan mı işgal altında, Türkiye mi?
“AYRIŞIRSAK ELİMİZDE AVUCUMUZDA VATAN DİYE BİR ŞEY KALMAZ”
Birkaç meseleyi temelde anlamamız lazım. Bir, bizi ideolojilerle uyuttular. Milliyetçi isen de Atatürkçü olacaksın, muhafazakarsan da Atatürkçü olacaksın, solcuysan da Atatürkçü olacaksın, ama gerçek anlamda Atatürkçü olacaksın. Şimdi öyle bir şey var ki, A partisi iktidar olursa milliyetçilik tehdit altında, o gelirse milliyetçilik elden gidecek, ya da sadece o milliyetçi olacak! Birine bakıyorsun sanki milliyetçiliği getirmeye geliyor, diğerine bakıyorsun sanki solculuğu getirmeye geliyor, diğerine bakıyorsun sanki dinciliği getirmeye geliyor. Toplumda seçeneklerimiz illa bir şeyciliği getirmeye çalışan insanlarla dolu, kendi ideolojilerini size dayatan insanlarla dolu. İşte bu kardeşiniz diyor ki, ‘benim size ideoloji dayatma derdim yok, doğruyu ve yanlışı ayıralım, haklıyla haksızı ayıran bir anlayış içerisinde hep bir olarak, beraber olarak. İsteyen istediğini yaşasın ama kimse de kimseye pislik atmasın, kimse de kimseyi küçümsemesin, kimse de kimseyi ötekileştirmesin, dışlamasın, devletin yöneticileri bütün fikirlere, bütün inançlara, bütün düşüncelere saygılı olsun ve onlara yaşama imkanı kursun. Sonuç olarak Atatürk de bunu yapmadı mı? Atatürk bugünkünden daha problemli daha sıkıntılı bir ortamda bir formülle bu milleti layık olduğu yere taşıdı. Ne o formül? Bu milletin kardeşliği formülü. Dolayısıyla bize düşen bu ideolojik saplantılardan kurtulup, bu milleti bir beraber ve kardeş yapma çabasıdır, eğer biz ayrı kalırsak, biz millet olarak ayrışırsak elimizde avucumuzda inanın bana vatan diye devlet diye bir şey kalmaz. Eğer biz birleşirsek beraber olursak hiç kimse bu vatana, bu devlete en ufacık bir zarar veremez.
“SANA KUMANYA VERENLE SENİ KUMANYAYA MUHTAÇ EDEN AYNI KİŞİ”
Seni açlığa mahkum edenle senin kapına seçim zamanı bir poşet kumanya bırakan aynı kişi. Diyorsun ki, ‘bu kumanyadan sebep ben buna oy vereyim.’ Halbuki seni bu kumanyaya muhtaç eden, doğal gaz faturanı ödeyememene sebep olanla mutfaktaki doğal gazdan 100 lira almayacağım diyen adam aynı adam, bir farkı yok bunların, aynı kişi bunu size yapıyor. Dolayısıyla uyanır ve ‘kardeşim sen benimle dalga mı geçiyorsun’ dersen sorunu çözmüş olacaksın. Millet olarak ne yapıyoruz; duyduğumuza oy veriyoruz, okuduğumuza oy veriyoruz ama hiç yaşadığımıza oy vermiyoruz, gördüğümüze oy vermiyoruz.
“FAİZDE NAS VAR DİYENLE FAİZİ YÜZDE 45’E ÇIKARAN AYNI KİŞİ"
Sınır mahkemeleri kurup, hudut mahkemeleri kurup teröristi davulla zurnayla karşılayanla, bugün kalkıp, ‘onlar teröristle el ele onlara oy vermeyin’ diyen kişiler aynı. Gençlere ‘biz onlara Z kuşağı demeyiz onlar Türk genci, bizim gencimiz’ diye milli kimlik propagandası yapanlarla, Avrupa Birliği kapısında 30 seneden beri ülkeyi çürüten aynı kişiler. ‘Faizde Nas var. Benden başka bir şey beklemeyin, ben bu faizi indireceğim’ diyenle, seçimden sonra faizi yüzde 45 yapanlar aynı kişiler. ‘İsveç bir terör devletidir, Kur'an-ı Kerim yakmıştır onların NATO'ya katılımına asla evet diyemeyiz’ diyenlerle bir yıl geçmeden İsveç'in NATO'ya katılımına evet diyenler aynı kişiler. Bunlar aynı, bunlar değişmiyor ve biz zannediyoruz ki bunların ideolojisi… Ya bırak, ne ideolojisi, bunlarda ideoloji ne gezer, bunlarda ne gezer inanç, ne gezer din, ne gezer iman, hiçbir şeyleri yok, işleri güçleri seni beni kandırmak. Madem onlar değişmiyor kim değişecek? Biz değişirsek onlar da değişecek.
“AKP İKTİDARINI CHP’YE BORÇLU”
AKP 23 yıldır iktidar. Kime borçlu bu iktidarını? Karşısındaki kanaat önderi denilen kişilere, karşısındaki muhalefete ve Atatürk'ün kurduğu parti olduğu için üzülerek söylüyorum, CHP'ye borçlu. İndir oradan CHP'yi yüzde 1 alamaz. Ama size öyle bir düzen dayattılar o dindarların sahibi bu cumhuriyetçilerin sahibi! Yok ya! Senin neren cumhuriyetçi, senin neren dindar.
“HERKES HOCAEFENDİ DERKEN BABAM FETOŞ DERDİ”
Fethullah Gülen denen terörist başı bu ülkede faaliyetlerine başladığında ona ilk karşı duran benim babamdı, gururla söylüyorum benim babamdı. Ben o günleri dün gibi hatırlıyorum. Bütün topluma bunların ne mal olduğunu anlatmaya çalışıyoruz, kime gitsek ‘hoca efendinin bir bildiği vardır’ dediler. Kime gitsek aynısını duyduk. Gördük bildiğini hoca efendinizin. Şimdi hepsi oldu FETÖ düşmanı. Dün sen ‘bunun bir bildiği vardır’ diyordun. Bir vatan mücadelesi zihniyetiyle kim yaptı bu kadar çalışmayı hiç sordunuz mu? FETÖ ortaya çıktığında babam, ‘bu Vatikan projesi, papalık projesi, insanımızı inancından medeniyetinden uzaklaştırma projesi’ dedi. Babam ona FETÖ demezdi, ne derdi, ‘Fetoş’ derdi. Millet ‘Hocaefendi’ derken babam ona Fetoş derdi Fetoş, dikkat edin.
“TARİKATIM ATATÜRK, CEMAATİM TÜRK MİLLETİ”
Şimdi bak bunları izleyen bütün Fetoşçular bana başlayacak saldırmaya. Neymiş, ben tarikatçıymışım, ben cemaatçiymişim. Benim bir tane tarikatım var o da Atatürk tarikatıdır, bir tane cemaatim var o da Türkiye Cumhuriyeti milleti, cemaatidir.”