6 Şubat depremlerinin 1. yılında ANKA Haber Ajansı, Adıyaman’da... Depremzede tütün işçisi Suna Polat, çocuğunun tedavisi için para bulamadığını belirterek, “Ankara’da tedavi olacak, param yok ki göndereyim. Akşam beni arıyor, diyor ki; ‘para gönder ilaç alayım.’ Param yok ki göndereyim” dedi. Polat, seçim dönemi siyasi partilerin oy için yaptıklarını anlatarak, “Bir oy için bizi evden kaldırırlar demezler ki bu engellidir bu hastadır bizi götürürler ama oğlum için belki bin defa devletin kapısına gittim bir işe katmadılar. Devletten hiçbir şey beklemiyorum, biz de deprem bölgesinde ölelim devlet de sevinsin. Biz bu rezilliğin içindeyiz. Sahipsiziz” diye konuşuyor. Kent merkezindeki mezarlıkta, tahta mezar taşlarına hırkaların, montların, ceketlerin sarıldığı görülüyor.
Türkiye’de, 6 Şubat 2023 tarihinde, saat 04.17’de Kahramanmaraş’ın Pazarcık ilçesinde meydana gelen 7,7 büyüklüğündeki depremle sarsıldı. Ardından saat 13.24’te merkez üssü Kahramanmaraş’ın Elbistan ilçesi olan 7,6 büyüklüğünde ikinci bir deprem daha meydana geldi. Depremler, 11 ilde yıkıma neden oldu. Yaklaşık 13 milyon yurttaşın etkilendiği depremlerde Kahramanmaraş, Gaziantep, Şanlıurfa, Diyarbakır, Adana, Adıyaman, Osmaniye, Hatay, Kilis, Malatya ve Elâzığ illerinde resmi açıklamalara göre; 53 bin 537 kişi yaşamını yitirdi, depremlerden 11 ilde 14 milyon kişi etkilendi.
ANKA Haber Ajansı, depremin 1. yılında deprem bölgesini gözlemledi, depremzedelerle görüştü, 1 yıl önce olduğu gibi onların sorunlarını dinledi.
Adıyaman’da tütün işçiliğiyle yaşamlarını idame ettirmek zorunda kalan kadınlar sorunlarını aktardı. 50 yaşındaki tütün işçisi Suna Polat, tütünü “Kilo ile yapıyoruz, 8 liraya” diyerek günde ancak 20 kilo yapabildiğini belirtti.
Polat, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, “Bize 1 yıl müsaade verin” sözlerine ise “Toplamadılar” yanıtı verdi. “Biz devletten öyle bir şey bekliyoruz ama yok hiçbir desteği olmuyor sadece bir engelli maaşım var. Bin 800 lira. Şimdi 2 bin 500’e çıkardı sanki ne yapmış” diye serzenişte bulunan Polat, oğlunun hasta olduğunu ve parası olmadığı için tedavi ettiremediği belirterek şunları söylüyor:
“ANKARA’DA TEDAVİ OLACAK, PARAM YOK Kİ GÖNDEREYİM”
“Ankara’da tedavi olacak, param yok ki göndereyim. Akşam beni arıyor diyor ki para gönder ilaç alayım, param yok ki göndereyim. 26 yaşında daha işi yok...Devletten bekliyorum benim oğluma sahip çıksınlar. Çalmadığım kapı yok hiçbiri yardım etmiyor...Müdürün (Adıyaman İŞKUR) yanına gittim dedim oğlumu bir işe katın ne olursun Allah rızası için yine yapmadılar. ‘Tamam yenge sen eve git yaparız.’ Böyle devletten hiçbir şey beklemiyorum.”
“BİR OY İÇİN BİZİ EVDEN KALDIRIRLAR DEMEZLER Kİ BU ENGELLİDİR BU HASTADIR BİZİ GÖTÜRÜRLER... DEPREM BÖLGESİNDE ÖLELİM DEVLETTE SEVİNSİN”
Polat, seçim dönemleri siyasi partilerin kendilerinden oy istedikleri için her şeyi yaptıklarını ancak kendilerinin ihtiyaçları olduğunda kimseyi bulamadıklarını belirterek, “Bir oy için bizi evden kaldırırlar demezler ki bu engellidir bu hastadır bizi götürürler ama oğlum için belki bin defa devletin kapısına gittim bir işe katmadılar. Devletten hiçbir şey beklemiyorum, biz de deprem bölgesinde ölelim devlette sevinsin. Biz bu rezilliğin içindeyiz. Sahipsiziz” dedi.
“HASTAYIM AKŞAMA KADAR BURADA ÇALIŞIYORUM BU SOĞUKTA, KIŞTA KOLAY DEĞİL. BİR OĞLUM OKULA GİDİYOR DOĞRU DÜRÜST PARA YOK Kİ BEN CEBİNE KOYAYIM”
63 yaşındaki ikinci tütün işçisi Saadet Yılmaz, hasta olduğunu ancak çalışmaya mecbur olduğunu ifade ederek, “Tütün yapıyorum kilosu 8 lira. Kazanamıyoruz. Durumlar kötü, üzüntü vardı evde bir şey yoktu. Oğlum da kaza yaptı Allah yardım etsin, geldi bizimle oturdu iş güç yok. İki aileyiz zorla geçinebiliyoruz. Her şey pahalandı geçim zor. Hastayım akşama kadar burada çalışıyorum bu soğukta, kışta kolay değil. Bir oğlum okula gidiyor doğru dürüst para yok ki ben cebine koyayım” diye konuştu.
“HEPSİ GİTTİLER, DEPREMDEN BAHSETMEYİN”
68 yaşındaki Hatice Sadık; depremde oğlunu, gelinin, torununu ve gelinin kardeşini kaybettiğini anlatırken göz yaşlarına hakim olamayıp, “Hepsi gittiler, depremden bahsetmeyin” dedi.
“HER GÜN HER GÜN AYNI O DAKİKAYI YAŞIYORUM. O DEPREMİ YAŞIYORUM”
“65 yaş aylığı” aldığını belirten Sadık, “2 bin lira ne eder?” diye sordu. Depremin yarattığı etkiyi unutamadığını vurgulayan Sadık, “Her gün her gün aynı o dakikayı yaşıyorum. O depremi yaşıyorum. Çocuğumu hatırlıyorum. Başımı yastığa koyamıyorum” dedi.
Tütün işçiliği yaparken gözlerinin mikrop kaptığını söyleyen depremzede, “Bıraktım. 7 liradan 8 liradan kilosu, pisliği çoktur, ilaçlıydı ben de hastalandım” dedi.
MEZARLIKLARA SARILMIŞ MONTLAR, HIRKALAR…
Adıyaman’daki deprem gerçeğini gösteren bir başka yer ise kent merkezindeki mezarlık. Depremzedeler, yaşamını yitiren yakınlarının defnedildiği mezarlığı, günün farklı saatlerinde ziyaret ediyor. Ailelerin, yakınlarının tahtadan yapılmış mezar taşlarına mont, hırka, ceket veya kazak sardıkları görülüyor. Bazı mezar yerlerine ise Türk bayrağı asılmış. Adıyamanlı birçok depremzede bunun artık bir ritüele dönüştüğünü ver günün her saatinde mezarlıkta ziyaretçi bulunduğunu söylüyor.