Elbette, ülkede hukuk, adalet yoksa ekonomi düze çıkmaz. Siyasetçiye ve ekonomi yönetimine güven yoksa yatırım olmaz. Ülkenin itibarı yoksa yabancı sermaye gelmez. İşe alımlarda liyakat yoksa verimlilik olmaz. Bilimsel ve modern eğitim yoksa kalifiye çalışan bulunmaz. Eşitlik ve özgürlük yoksa beyin göçü durmaz. Devlet yönetiminde şeffaflık yoksa…
Kısacası, HAL(Hukuk, Adalet ve Liyakat) temelli reformların acil çıkması gerekmektedir. Geç kalınan her an dünya ekonomi liginde bir basamak daha düşmekteyiz ve ekonomik bataklığa doğru sürüklenmekteyiz.
Ülkede HAL olduğu varsayımıyla, ben olsam 2021 yılında acil ve ivedi olarak şunları yapardım:
2021: 12 ay
20222: 12 ay
2023: 6 ay olarak toplam 30 ay var.
1) İlk olarak elektrik sistemini kamulaştırırım. Yüksek vergi ve okuma, hizmet bedeli denilen acımasız kısmı 30 aya bölüp, her ay otomatik olarak indirim yaparım.
2) İkinci olarak doğal gaz sistemini disipline ederim. Ondaki acımasız kısmı da otuz aya bölerek halka indirim olarak yansıtırım.
3) Üçüncü olarak, acil ve ivedi şekilde köprüleri kamulaştırırım ve o akıl almaz tutarı otuz ayda indirimle minimuma getiririm.
4) Tünelleri kamulaştırırım. Tünel bakım maliyeti hariç, kalan tutarı halka otuz taksitle indirim olarak yansıtırım.
5) Havalimanlarındaki garantiyi anında iptal ederim ve teklifi kabul etmeyen firmaların elinden havalimanlarını alırım. Orayı da minimum maliyete indiririm ki, halkın ulaşımı ucuzlasın.
6) Şehir hastanelerini anında kamulaştırırım. Garantiyi iptal ederim. Hastanelerde acil ve ivedi olarak TANITA DAYALI TIP veya KANITA DAYALI TIP sistemine geçerim. Böylece her hasta ya iyileşir ya ölür. Arasında kalıp da yıllarca hastanelerde sürünmez.
7) Devlet yöneticilerindeki tüm makam araçlarını satarım, bunu da otuz ayda tamamlarım ve arabaları oldukça uygun fiyata satarım. Böylece yeni araba ithalatı olmaz veya az olur. Devletin gideri azalır, bütçe açığı yaşanmaz.
8) Ankara’daki Sarayı Ar-Ge merkezi yaparım. Ülkenin tüm zeki gençlerini orada toplarım. İstanbul’daki Otogarı da Ar-Ge merkezi yaparım. Bir de Erzurum veya Van’a aynı şekilde Ar-Ge merkezi kurarım. Tüm gençlik moral bulur. İçlerinden birkaç uluslararası marka çıksa, müthiş bir şey olur.
9) Tüm köylülerin, çok küçük kaldığı için ekilemeyen tarlalarını 99 yıllığına zorla kiralarım. Uygun tarım ürününe göre bölümlendiririm ve oraları da topluca ihale ederim. Köylüler ekmedikleri tarlasından kira geliri alır. Aynı zamanda arazisindeki ekilmiş yerlerde çalışıp, ek olarak para kazanır. Türkiye resmen tarım ürerim merkezi olur. Tarım ürünü ucuzlayınca hayvan ürünü de ucuzlar ki, ülke hayvancılıkta da soluk alır.
10) Tüm ihaleleri şeffaf yaparım ve bunu da internetten yayınlarım.
11) Merkez Bankasını TAM olarak BAĞIMSIZ yaparım.
12) Yurt dışında mal, mülk edinen vatandaşlara problem yaratırım ve mülklerini ülke içine getirmelerini sağlarım.
13) Türkiye geneli bir vatandaşın BİR MAAŞI olur şartını dikte ederim.
14) Cumhurbaşkanı, Bakan, Milletvekili, Bürokrat, Belediye Başkanı, Vali… Herkese danışman sınırlaması getiririm.
15) Bireysel vergilendirmeye geçerim. Kazanılmış tutardan vergi alırım.
16) Devlete ait Sanal Para çıkarırım ve bunu kullanıma sunarım.
17) Belirli bir tutarın altındaki nakit ödemeyi iptal ederim ve kredi kartı veya banka kartı veya ödeme kartını şart koşarım.
Bütün bunları HAL(Hukuk, Adalet, Liyakat) olmadan yapmam.
Not: Otuz ayda indirim olayı psikolojik olarak fiyatlar üzerinde her ay fiyat iniyor baskısı oluşturur. TL sürekli değer kazanır.
Umarım uçurumun kenarına gelmişken, yöneticiler bir nebze olsun akıllı davranır. Aksi takdirde 2002 yılında 17. ekonomi idik, bunları yapmazsak 23. ekonomi olacağız. Sonrası…